Prof. Dr. Naci Görür'den Bursa için kritik uyarı! Ova'nın zemini çok çürük!
Yer bilimci Prof. Dr. Naci Görür, Bursa için deprem uyarılarında bulundu. Bursa'nın fay sisteminin 7 ve üzeri deprem üretebileceğini ifade eden Prof. Dr. Görür, "Marmara Bölgesi'nin ekonomik çökerse Türkiye diz çöker" dedi.
BURSA (İGFA) - Osmangazi Belediyesi tarafından düzenlenen ‘Bursa’nın Depremselliği ve Depreme Dirençli Osmangazi’ adlı söyleşiye katılan Yer Bilimci Prof. Dr. Naci Görür, önemli açıklamalarda bulundu.
Bursa’nın depremselliğini ele alan Görür, “Bursa’yı tehdit eden fay sistemi, 7 ve üzeri şiddette depremler üretebilir. Kent, Kuzey Anadolu Fay Zonu’nun güney kolunu oluşturan fay sisteminin tam kucağında bulunuyor. Bursa’yı 10 senede depreme dirençli hale dönüştürülebiliriz. Yeter ki devlet birimlerini harekete geçirelim.” dedi.
Bursa veya Marmara bölgesinin bir noktasında meydana gelebilecek bir depremin tüm Türkiye’yi etkileyeceğine vurgu yapan Naci Görür, “Olası bir Marmara depreminde, Marmara bölgesinin ekonomisi çöker. Marmara bölgesinin ekonomisi çöker ise Türkiye diz çöker. Siyasi ve ekonomik bağımsızlığımızı kaybederiz” diye konuştu.
Osmangazi Gösteri Merkezi’nde gerçekleşen söyleşiye Osmangazi Belediye Başkanı Erkan Aydın, CHP Bursa Milletvekili Hasan Öztürk, Yer Bilimci Prof. Dr. Naci Görür, İş Sağlığı Uzmanı Dr. Şebnem Akman Balta, siyasi parti temsilcileri, sivil toplum kuruluşları temsilcileri ve kentin bileşenleri katıldı.
Osmangazi Belediye Başkanı Erkan Aydın, Bursa’da geçmiş yıllarda büyük depremler meydana geldiğini ve olmaya da devam edeceğini ifade ederek, "Yerel yöneticiler, genel yöneticiler ve toplum olarak bu gerçeği sadece depremlerden sonra hatırlıyor olmamız, bir sonraki depremde aramızda birçok kişinin olmayışı anlamına geliyor. Biraz ürkütücü geliyor ancak gerçek bu" dedi. Başkan Aydın, yöneticiler olarak bizlerle birlikte vatandaşlarımızın da üzerlerine düşenin yapılması gerektiğini belirterek, depreme hazırlıklı olarak olası depremde can kayıplarını en aza indirilebileceğini ifade etti.
“KENTSEL DÖNÜŞÜM RANTSAL DÖNÜŞÜME DÖNÜŞTÜ”
Yer Bilimci Prof. Dr. Naci Görür, söyleşideki konuşmasına, Bursa için yapılacak en önemli şeyin kenti depreme dirençli hale getirmek olduğuna vurgu yaptı. Bu konuda merkezi hükümet, belediyeler ve vatandaş el ele, omuz omuza vermesi gerektiğini kaydeden Prof. Dr. Naci Görür, Türkiye’de 1939'dan bu yana yaşanan 200 binden fazla insanının hayatını kaybettiği depremlerden ders çıkarılmadığını vurgulayarak, "Bu depremler bizim kaderimizdir diye Allah’a iftira attık. Kendi dinimize iftira attık. Bizim dinimizde bilim Çin’de de olsa gidin alın denilmiştir. Bu inanıştaki bir dinde, insanların ölümü kadere bağlanamaz. Kendi cehaletimizin, bilim yoksunluğumuzun ve bilime dayalı yaşam tarzı sürmeyişimizin sonuçlarını çekiyoruz. Türkiye Cumhuriyeti, 2011 yılından sonra deprem konusundaki anlayışı değiştirmiştir, ancak tam anlamıyla değil. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 2011 yılında, kentlerimizi depreme dirençli hale getireceklerini söyledi. Bu söylemden sonra kentsel dönüşüm çalışmaları başladı. Ancak onu da yanlış yaptık ve rantsal dönüşüme dönüştürdük” diye konuştu.
“BURSA 10 SENEDE DEPREME DİRENÇLİ HALE DÖNÜŞÜR”
İstanbul’u 25 yılda depreme dirençli yapamadıklarını vurgulayan Prof. Dr. Naci Görür, "Ancak Bursalılar 10 sene veya daha az zamanda kenti depreme karşı dirençli yapabilir. Türkiye Cumhuriyeti’nin birimleri ve yapılanması, kentlerimizi depreme dirençli yapmaya yeter de artar bile. Biz yeter ki devlet birimlerini harekete geçirelim. Bursa’yı depreme hazırlamak için merkezi yönetimden bir şey gelmesini beklemeyin. Mevcut sistemi çalıştırın. Halkı deprem konusunda eğitin" çağrısında bulundu.
“BURSA’NIN OVA BÖLÜMÜNÜN ZEMİNİ ÇOK ÇÜRÜK”
Kentler için tehdidin fay sistemleri olduğunu belirten Prof. Dr. Görür, Bursa’nın üzerinde yer aldığı fay sistemi 7 ve üzeri deprem üretebileceğini söyledi.
Bursa’nın ova bölümünün zemininin çok çürük olduğunu öne süren Prof. Dr. Görür, "Yer altı suyu fazla. Depremde en fazla hasar verebilecek nitelikte. Yıllardır deprem olmuyor, bana bir şey olmaz demeyelim. Bu kenti deprem dirençli yapmaya konsantre olalım. Eğer fay zonu içerisindeyseniz, ya binanızı depreme dayanıklı yapacaksınız ya da sağlam bir zeminde oturacaksanız. Fay kırıldığı an inanılmaz bir enerji ortaya çıkar ve önüne çıkan her şeyi yok eder. Bu işin hiç şakası yok. Deprem her gün olmuyor ancak olduğu zaman da insanı öldürüyor. Deprem bir yerde bir sefer olmuş ise tekerrür periyodunu doldurduğunda muhakkak ki aynı yerde yeniden olur. Bu hiç kaçmaz” dedi.
“Yer altından gelebilecek tehlikeyi bilirseniz, yerin üstünde ona göre önlem alırsınız” diyen Prof. Dr. Görür, "Kentleri deprem dirençli yapma adına çıkartılan bu yasada belediye başkanlarına tam yetki verilmeli. İkinci olarak, Bursa’nın bütün bilimsel veriler ile mikro bölgeleme çalışmasını yapmak lazım. Bursa’nın sınırları ele alınarak kent karelere bölünmeli. Bu karelerin ortasına en az 30 metrelik sondajlar yapılmalı. Elde edilen veriler doğrultusunda kentin depremselliği ve olası bir depremin etkisinin ne kadar olacağı hesaplanmalı. Bu çalışma en az iki yıl sürer. Mikro bölgeleme çalışması tamamlandıktan sonra tüm kentin tehlike haritaları ortaya çıkarılacak. Depremin şiddeti nerede daha çok olacak buna bakılacak, nerede azaldığı bilinecek. Zemin özellikleri ortaya çıkacak" diye konuştu.
“MARMARA BÖLGESİNİN EKONOMİSİ ÇÖKER İSE TÜRKİYE DİZ ÇÖKER”
Prof. Dr. Görür, sunumunda Bursa’nın ekonomisin çok iyi olduğunu ancak iş dünyasının depreme ne derece hazırlıklı olduğu ile ilgili bilgi sahibi olmadığını ifade ederek, "Bursa’nın iş dünyası depremden bir gün sonra da çalışıyorsa Bursa kendini çok çabuk toparlar. Ekonomisi yerle bir olmuşsa Bursa’da hayat durur. Güneydoğu’da depremden sonra üretim durdu. Deprem bölgesinin ayağa kalktığı falan da yok. Olası bir Marmara depreminde, Marmara bölgesinin ekonomisi çöker. Marmara bölgesinin ekonomisi çöker ise Türkiye diz çöker. Siyasi ve ekonomik bağımsızlığımızı kaybederiz. Bunu önlemek için de gerekeni henüz yapmış değiliz.” dedi.
Başkan Aydın, söyleşinin ardından Prof. Dr. Görür’e teşekkür plaketi takdim etti.